Türkiye İkinci Dünya savaşına girmemesine rağmen, savaşın
getirdiği ağır sarsıntı ve tehditlerden etkilenmiş bu tehditlere karşı sıkı
önlem alarak ekonomik tedbirlere başvurmuştur. Bu bağlamda Cumhuriyet Halk
Partisi'ne karşı gerek parti içi gerek parti dışı muhalefetin ortaya
çıkacağının sinyallerini vermiştir.
Ömer Faruk Sarı
Giresun Üniversitesi Stratejik Araştırmalar
Topluluğu Yönetim Kurulu Üyesi
Milli şef İnönü döneminde ilk muhalefet hareketinin öncülüğünü Celal Bayar yapmış ve 1944 yılında TBMM'de Muvazene-i Umumiye Kanunu görüşülürken, hükümete sert eleştiri de bulunmuş, hayat pahalılığından,
yoksulluğun giderek arttığı, üretimin azaldığı, üreticilerin zarara uğradığını
söylemiş ve bu söylemde aslında yasaya vereceği oyu belli etmiştir.
Demokrat Parti'nin doğmasına neden olan muhalefet hareketi
1945 yılı bütçe görüşmelerinde ortaya çıkmıştır. Adnan Menderes, Feridun Fikri
Düşünsel, Hikmet Bayur, Emin Sazak gibi isimler tek parti dönemin de görülmeyen
bütçe açığı, toprak kanunu gibi olayları sert bir dille eleştirmişlerdir. Bu
isimler tasarıya ret oyu vermiş Adnan Menderes toprak kanunu tasarısını
eleştirmesi üzerine tüm dikkatleri üzerine çekmiştir. Parti grubuna ‘’Dörtlü
Takrir’’ vererek muhalefetliğin sadece bütçe ve toprak kanununa olmadığını
göstermek istemiştir.
DÖRTLÜ TAKRİR
‘’Milli hakimiyetin tek tecelli yeri olan TBMM’de murakabenin
sağlanmasını, demokratik müesseselerin serbestçe doğup yaşamasına engel olan ve
anayasanın halkçı ruhunu telkid eden bazı kanunlardan değişiklik yapılması ve
parti tüzüğünde yine bu maksatların icap ettirdiği tadillerin hemen icrasını’’
teklif etmiş isteklerinde özellikle 3 nokta üzerinde toplanmışlardır.
1)
Kanunlardaki
ve parti tüzüğündeki anti-demokratik hükümlerin tasfiyesi,
2)
Meclisin
hükümeti gerçekten denetlemesi,
3)
Seçimlerin
serbestçe yapılması.
(Her ne kadar da ‘’Dörtlü Takririn’’ çok partili hayata
geçişi olarak gözükse de muhalifler tarafından inkar edilmiştir.)
DEMOKRAT PARTİ’NİN KURULUŞU (7 OCAK 1946)
Takrirlerin reddedilmesi üzerine
Adnan Menderes ve Fuat Köprülü görüşlerini ve eleştirilerini Vatan Gazetesin de
yayımlamaya başlamış bu ağır yazılar karşısında CHP uzun süre sessizliğini
bozdu. Parti içinde bu iki vekilin ihraç edilmesi üzerine konuşulmaya başlandı.
21 Eylül 1945’te toplanan parti divanı bu iki isimi partiden ihraç etti. Refik
Koraltan Vatan Gazetesin de verdiği bir demeçte, bu kararların parti tüzüğüne
aykırı olduğunu eleştirince 27 Kasım 1945’te CHP’den uzaklaştırıldı. Takririn
lideri olan Celal Bayar meclise sunduğu 17. ve 50. maddelerin değiştirilmesi
kararı reddedilince partiden ihraç edilen arkadaşlarının yanında olduğunu
söylemiş ve 26 Eylül 1945’te istifa etmiştir.
Celal Bayar’ın
partiden ayrılması, ayrılan arkadaşlarıyla yeni bir parti kuracaklarının
göstergesiydi. 1 Aralık tarihinde basına demeç veren Bayar yeni parti
kuracaklarını açıklamış ve üç gün sonra İsmet İnönü, Celal Bayar’ı yemeğe davet
edip konuşmuşlardır. Bu konuşmadan ötürü iktidar partisinin onayını alan
kurucular 7 Ocak 1946’da resmen Demokrat Parti'yi kurmuşlardır.
DEMOKRAT PARTİ'NİN İÇ SİYASETİ VE
MENDERES DÖNEMİ (1950-1957)
Parti her alanda liberalizmin
savunucusu olmuş ve muhalefetin çığ gibi büyümesine neden olmuştur. Cumhuriyet tarihimiz ilk çok partili ve tek
dereceli seçimi 21 Temmuz 1946’da yapmış ve tarihe ‘’Hileli Seçimler’’ olarak
geçmiştir.
‘’Hileli
Seçimler’’ sonrası Demokrat Parti'nin amacı dört yıl boyunca yurdu gezerek
yürüttükleri mücadele de, iktidar mücadelesinden çok bir demokrasi mücadelesi
şeklinde olmuştur.
1950-1954 DÖNEMİ
Demokrat Parti'nin kurulduğu günlerde biz şimdi ‘’Hasanla
Memoların ayağınamı gideceğiz’’ diyen CHP katı zihniyeti 1946-1950 yılları
arasında kırılmış o tarihlere kadar büyük şehirlerin caddelerinde dolaşmasına
bile izin verilmeyen, aşağılanan, horlanan köylüler ise ayaklarına kadar gelen politikacıları
dinlemeye başlamış. Siyasilerin kendilerini beğendirme yolunda harcadıkları
çabayı biraz da ironi ile karışık bir gururla seyretmiştir. 14 Mayıs 1950
tarihinde yapılan seçimlere yedi parti katılmış; CHP bütün illerde, DP Hakkari
hariç bütün illerde, Millet Partisi 22 ilde, Milli Kalkınma Kartisi 3 ilde,
Toprak Emlak ve Serbest Teşebbüs Partisi, Türk Sosyal Demokrat Partisi ve İşçi
Çiftçi Partisi sadece İstanbul’da seçimlere girmiştir. Seçim sonuçlarına göre:
DP %53.3 oranla 408 milletvekilinin sahibi olurken CHP %39.9 oranla 69
milletvekilliği kazanmıştır.
Yeni TBMM 22
Mayıs 1950 tarihinde toplanarak TC’nin üçüncü Cumhurbaşkanlığına Celal Bayar
TBMM başkanlığına Refik Koraltan seçilmiştir. Celal Bayar aynı gün yemin
ettikten sonra Adnan Menderesle görüşmüş Adnan Menderes'i Başbakanlığa
getirmesi kendine de 10 yıl sürecek Çankaya köşkünün kapılarını açmıştır.
Menderes Hükümeti
İktidarın ilk ayı içinde çok önemli kararlar aldı.
*Ordunun yüksek mevkilerinde değişiklik yapıldı.
*Valiler arasında geniş bir tasfiye harekatı başladı.
*16 Haziran 1950’de ezanın Arapça okunmasını yasaklayan kanun
yürürlükten kaldırıldı.
*DP iktidarı 14 temmuz 1950 tarihinde genel af çıkararak CHP
döneminde tıka basa dolmuş cezaevleri boşaltıldı.
*DP
iktidarı 25 Temmuz 1950 günü Kore kararı ile zirveye çıktı. Hükümet, Milletler
Güvenlik Konseyi'nin talebi üzerine 4.500 kişilik Türk savaş birliğinin
gönderilmesine karar verdi.
*Yaz aylarının son flaş icraatı Türkiye sınai kalkınma
bankasının kurulmasıdır. Bu banka özel girişimi özel sermayeyi teşvik etmek
amacını güdmekteydi.
*1951 yılının Mart ayında DP iktidarı henüz 1 yılını
doldurmadan, Başbakan Menderesle Tarım Bakanı Nihat Eğriboz arasında yaşanan
bir tartışma yüzünden hükümet istifa etmiş ve yeni hükümeti yine Menderes
kurmuştur.
1954-1957 DÖNEMİ
DP 1950- 1954 arasındaki icraatları
ile millet faktörünü siyaset oyununa dahil etmiş, özellikle köylü kesimin büyük
desteğini almıştı. O yıllarda köy nüfusunun çok fazla olması, köy oylarını alan
partinin seçimleri kazanması sonucu doğuruyordu. DP’nin 1954 yapılacak
seçimlerde köy oylarının alma noktasında sıkıntı çekmeyeceği kesindi. Traktör
sayısındaki artış, tarımsal krediler ve hepsinden önemlisi köylünün ürününü satacağı
pazarlara ulaşması gibi tarım politikaları köylüyü çiftçi yapmıştı. Öte yandan
limanlar, barajlar, köprüler, köy içme suları gibi hizmetler sayesinde Türkiye
adeta şantiyeye dönmüştü.
2 Mayıs 1954
günü yapılan genel seçimlerden Demokrat Parti Cumhuriyet tarihinin rekor
oranıyla galip çıkmış %56.6 oy alan Demokrat Parti 503 milletvekili CHP ise
%34.8 oranla parlementoya ancak 31 milletvekili ile girebilmiştir.
DP iktidarının ikinci dönemi olan
1954- 1957 yılları arasındaki 3 yıllık süre Demokrat Parti'nin en fırtınalı ve
en tartışmalı dönemi olmuştur. 6-7 Eylül olayları ispat hakkı Hürriyet Partisi,
29 Kasım 1955 DP grubu toplantısı ve iktidarın birçok önemli olayı bu sürede
yaşamıştır. Bu dönem DP’nin 1950-1954 yılları arasındaki 4 yılın muhteşem
mirasını yemeye başladığı dönemdir.
ÖMER FARUK SARI
GİRESUN ÜNİVERSİTESİ
SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ
GİSAT YÖNETİM KURULU ÜYESİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder