3 Aralık 2017 Pazar

Yemen’de Savaş Ne Zaman Sona Erecek?\ANALİZ\ÖMERASLAN

Yemen’de Savaş Ne Zaman Sona Erecek?



Yemen'deki Fırtına Orduları Operasyonunun başlamasından iki yıl sonra, Husi militanın ve Ali Abdullah Salih grubunun Yemen'in meşruiyeti ve uluslararası kararları üzerine gerçekleştirdiği darbe sonrasında en sık sorulan soru şu şekilde: Yemen'de savaş ne zaman sona erecek? Bu meşru, doğal ve öngörülebilir bir soru dur. Kimse savaş istemiyor, devam etmesinden bahsetmiyorum. Fakat bu soruyu, meşru, doğal ve öngörülebilir başka bir soru sormadan cevaplamak mümkündür: Savaşın sebepleri sona ermeden savaş sona erebilir mi? Elbette, Savaş'ın sebepleri devam ederken savaşı aniden durması olanaksızdır. Tüm gerçekler Husi - Salih milisleri'nin Yemen'in barış çabalarının yayılması önünde bir düğümdür. Mütarekeyi Yemen'de 150 kez, Suudi sağ kanat sınırında 30 kez ihlal eden ve Kuveyt görüşmelerinden bu yana girişimleri reddeden bir milis var. Milisler siyasi çözümü kabul edinceye kadar koalisyon operasyonlarının durdurulmasına yönelik bir çözüm bulunmamaktadır. Gerçekleşen bütün görüşmeler ve öne sürülen girişimler ile, Husi-Salih militanlarının sadece kuvvet mantığını anladığı açıktır. Bu temelde, Yemen'deki askeri ve politik yollar paralel. Yemen krizinde iki tarafa ihtiyaç duyan herhangi bir siyasi süreç mevcut değil. Yasal Yemen hükümeti tarafından temsil edilen ve Tüm Girişimleri Konseyi tek başına masaya kabul eden bir parti var ve Müzakerelerde bulunmak ve masaya siyasi bir çözüm bulabilmek için ikinci bir taraf ararken bulamıyorlar ve bu durumda askeri harekatın sürdürülmesi kaçınılmazdır. Peki askeri kararı geciktiren nedir? Husiler, askeri alanlarını ve sivil üslerini Sana'nın nüfuslu bölgelerinde ve kontrol altında tuttuğu büyük şehirlerde yaymaya başlarken, askeri kararın beklendiği kadar hızlı gerçekleşmemesi doğal bir gerçekliktir. Burada, devletler ve milisler arasındaki fark açıktır. Ancak koalisyon, nadir bulunan sivilleri etkileyen bir askeri bölgeyi hedeflemekte yanlış olabilir. Suudi gemilere rastgele vuran milislerden farklı olarak, militanlar iki yıl içinde Suudi şehirlerinde, 40.000'den fazla havan topu, roket ve diğer füze atışı başlatarak en az 375 sivili öldürdü, 500'den fazla okul kapatıldı, 24 köy ve 17.000'den fazla kişi yerinden oldu. Özellikle siviller hedef, askeri bölgeler değil. Elbette bazıları, geçen Ekim ayında Sana'da yas yeri hedef alan olayı, sahte bilgi vasıtasıyla gerçekleştirilen Arap Koalisyonunun o sırada söylediği gibi; Bu tür bir olay için pişmanlıkla söz edilen ve Siviller'i hedef alan Baskında benzer bir olay meydana geldi. Uluslararası koalisyon tarafından Musul'da sivillerin hedef alınması geçtiğimiz günlerde Savunma Bakanlığı'na göre Irak kuvvetleri tarafından verilen yanlış bilgilere dayanıyordu fakat iki dava çok farklıydı, masumlar kendileri burada ve oradaki askeri operasyonlar, ancak ilk olarak siyasi kasıtlı olarak kullanılmış ve ikincisi bu tür operasyonlarda doğal bir askeri hata meydana geldiği düşünülüyordu. Yemen'de iki yıl savaşın ardından, koalisyon güçleri ve Yemen'deki Yemen hükümet güçleri Yemen topraklarının % 80'den fazlasını kontrol edebiliyor. Koalisyon, bir hükümet ve onlardan uzun süre koruyamayan bir orduyla sıfırdan bir Yemen devleti kurmayı başardı. Barışçı bir anlaşmaya varmak için referans hükümlerine bağlılık gösteren meşru bir hükümet ve ebedi bir ittifak, Savaşı barışa tercih eden, savaşları müzakereler üzerinde kullanmak isteyen bir milis ve uzlaşmazlığı içerisinde ısrarcı olan ve barışçıl bir çözümü desteklemediği sürece, nedenler ortadan kaybolana kadar savaşı sürdürmenin başka yolu yoktur.

ÖMER ASLAN
GİREUN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Ortadoğu ve Petroller

Ortadoğu'nun jeopolitik ve jeostratejik önemi, bölgede bulunan petrol ve doğal gaz kaynakları, devletlerin güç ve rekabet mücadeleler...