Yemen’de Savaş Ne Zaman Sona Erecek?
Yemen'deki Fırtına Orduları Operasyonunun başlamasından iki yıl sonra, Husi militanın ve Ali
Abdullah Salih grubunun Yemen'in meşruiyeti ve uluslararası kararları üzerine gerçekleştirdiği darbe
sonrasında en sık sorulan soru şu şekilde: Yemen'de savaş ne zaman sona erecek? Bu meşru, doğal ve
öngörülebilir bir soru dur. Kimse savaş istemiyor, devam etmesinden bahsetmiyorum. Fakat bu
soruyu, meşru, doğal ve öngörülebilir başka bir soru sormadan cevaplamak mümkündür: Savaşın
sebepleri sona ermeden savaş sona erebilir mi? Elbette, Savaş'ın sebepleri devam ederken savaşı
aniden durması olanaksızdır. Tüm gerçekler Husi - Salih milisleri'nin Yemen'in barış çabalarının
yayılması önünde bir düğümdür.
Mütarekeyi Yemen'de 150 kez, Suudi sağ kanat sınırında 30 kez ihlal eden ve Kuveyt görüşmelerinden
bu yana girişimleri reddeden bir milis var. Milisler siyasi çözümü kabul edinceye kadar koalisyon
operasyonlarının durdurulmasına yönelik bir çözüm bulunmamaktadır. Gerçekleşen bütün
görüşmeler ve öne sürülen girişimler ile, Husi-Salih militanlarının sadece kuvvet mantığını anladığı
açıktır. Bu temelde, Yemen'deki askeri ve politik yollar paralel. Yemen krizinde iki tarafa ihtiyaç duyan
herhangi bir siyasi süreç mevcut değil. Yasal Yemen hükümeti tarafından temsil edilen ve Tüm
Girişimleri Konseyi tek başına masaya kabul eden bir parti var ve Müzakerelerde bulunmak ve
masaya siyasi bir çözüm bulabilmek için ikinci bir taraf ararken bulamıyorlar ve bu durumda askeri
harekatın sürdürülmesi kaçınılmazdır.
Peki askeri kararı geciktiren nedir?
Husiler, askeri alanlarını ve sivil üslerini Sana'nın nüfuslu bölgelerinde ve kontrol altında tuttuğu
büyük şehirlerde yaymaya başlarken, askeri kararın beklendiği kadar hızlı gerçekleşmemesi doğal bir
gerçekliktir. Burada, devletler ve milisler arasındaki fark açıktır. Ancak koalisyon, nadir bulunan
sivilleri etkileyen bir askeri bölgeyi hedeflemekte yanlış olabilir. Suudi gemilere rastgele vuran
milislerden farklı olarak, militanlar iki yıl içinde Suudi şehirlerinde, 40.000'den fazla havan topu, roket
ve diğer füze atışı başlatarak en az 375 sivili öldürdü, 500'den fazla okul kapatıldı, 24 köy ve
17.000'den fazla kişi yerinden oldu. Özellikle siviller hedef, askeri bölgeler değil. Elbette bazıları,
geçen Ekim ayında Sana'da yas yeri hedef alan olayı, sahte bilgi vasıtasıyla gerçekleştirilen Arap
Koalisyonunun o sırada söylediği gibi; Bu tür bir olay için pişmanlıkla söz edilen ve Siviller'i hedef alan
Baskında benzer bir olay meydana geldi. Uluslararası koalisyon tarafından Musul'da sivillerin hedef
alınması geçtiğimiz günlerde Savunma Bakanlığı'na göre Irak kuvvetleri tarafından verilen yanlış
bilgilere dayanıyordu fakat iki dava çok farklıydı, masumlar kendileri burada ve oradaki askeri
operasyonlar, ancak ilk olarak siyasi kasıtlı olarak kullanılmış ve ikincisi bu tür operasyonlarda doğal
bir askeri hata meydana geldiği düşünülüyordu.
Yemen'de iki yıl savaşın ardından, koalisyon güçleri ve Yemen'deki Yemen hükümet güçleri Yemen
topraklarının % 80'den fazlasını kontrol edebiliyor. Koalisyon, bir hükümet ve onlardan uzun süre
koruyamayan bir orduyla sıfırdan bir Yemen devleti kurmayı başardı. Barışçı bir anlaşmaya varmak
için referans hükümlerine bağlılık gösteren meşru bir hükümet ve ebedi bir ittifak, Savaşı barışa
tercih eden, savaşları müzakereler üzerinde kullanmak isteyen bir milis ve uzlaşmazlığı içerisinde
ısrarcı olan ve barışçıl bir çözümü desteklemediği sürece, nedenler ortadan kaybolana kadar savaşı
sürdürmenin başka yolu yoktur.
ÖMER ASLAN
GİREUN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ortadoğu ve Petroller
Ortadoğu'nun jeopolitik ve jeostratejik önemi, bölgede bulunan petrol ve doğal gaz kaynakları, devletlerin güç ve rekabet mücadeleler...
-
Ortadoğu'nun jeopolitik ve jeostratejik önemi, bölgede bulunan petrol ve doğal gaz kaynakları, devletlerin güç ve rekabet mücadeleler...
-
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE-TÜRKMENİSTAN İLİŞKİLERİ Beytullah YILMAZ * Vepa GYLCHMYRADOV * ÖZET Soğuk Savaş döneminin bitmesi, ul...
-
Çin halk Cumhuriyetinin kuruluşu 1949 da ilan edilmiştir. II. Dünya savaşı yıllarında ba...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder